Sağlıksız Bir Yazı
Geçen yaz düşüp dizimi sakatlayarak 1 ay ağrımış, 2 ay topallamıştım. Bu yaz da dans ederken aynı tarafın ayağını sakatladım. Anladığım kadarıyla en acı dolu süreç bu kez 1 haftada geçti ama yine temiz 1 ay topallayacağım. Bugün üstüne bir de -her 2 haftada 1 hafta sonu olduğu gibi- hapşurmaktan gözümü açamıyorum. Sağlıksızlık korkunç bir şey. Bitmeyen sağlıksızlıktan bahsediyorum. Neyse ki öyle ağır, çözümsüz, ciddi bir sorun yok. Amma bu hayat tarzının 3. yılına girmemle beraber, normal olmak nasıldı valla hatırlamıyorum ve bardağa aralıksız şıp şıp damlayan her yeni mini hastalıkta delirecek gibi oluyorum. Geçen gün bir gazetedeki köşe yazısında "Hani bir organın varlığını hissediyorsan o organ hasta demektir derler ya, sen bütün vücudunu hissediyorsun" diye bir cümle var. 2 yıldır bunu söylüyorum, vücudunda hep orada olduğunu bağıran bir şey olması korkunç. O cümle okuyan bütün arkadaşlarıma tanıdık geliyor ve 3 kişi Facebook'tan bana yazıyı yolluyor. Yazının sonu çok klişe ama pek güzel. Peki ben bu yazıyı niye yazıyorum; çünkü öncelikle hasta olduğum için çok sıkılıyorum. İkinci olarak, bir başka yazarımız Nil ablamız yeni albümünü çıkardı bu ara, onda da çok Nil bir parça var, Heman diye, bayılıyoruz, günde 3-4 kez canımız çekiyor dinliyoruz. Demin de benim kahramanım da sağlığımı korusa diye iç geçiriyoruz. Ben kedimle uyurken o dışarıda hastalıklarla savaşsın. Sabah sağlıklı mis gibi güneşli bir güne uyanayım, hiçbir şeyden haberim olmasın. Her sağlıksız bünyeye bir kahraman lazım.
Title
Author description.......................