iyiyim deme ihtiyacı

8.4.13

Ne düşündüğümü anlamak için yazıyorum.

Bazı deneyimleri çok pahalıya aldığımızı düşünüyorum. Son zamanlarda (herkesin son zaman anlayışı farklı aslında, benim için 2 yıldır zaman donmuş mesela) bir şeyler olmuş, önceden de olmuş, hep olurmuş, birikmiş durmuş. Cevaplar hep basitmiş. Komplike şeylerden bıktığımız gün yaşlanmış sayıldık. Bazı şeylerimiz bizden önce yaşlandı. Onların hızına yetişecektik elbet. Cevapları yeni gördük. Bir durunca. Keşke durmasaydık galba. Durunca nereye gideceğini şaşırıyor adam. Yuvarlanmak en cici. Yuvarlanıp gitmek en vakit kaybı. Şimdi birileri bu bir sürü yılı toparlamalı. Sen toplarsın bir şey gelir dağıtır. Hep olurmuş. Hiç toplu olmazmış o oda. Toplasan kaç çıkarmış? Hep yanlış sonuçlara varmışsın. Ordan başka sonuçlara. Sonunda da buraya. Hiçbir yoldan boşuna geçilmezmiş. Hepsi seni değiştirirmiş. Bak değiştirmiş. Keşke değiştirmeseymiş galba. Karakterler değişirmiş. Bütün yollar bilinçaltımıza işlenirmiş. Dünyaları versen gitmezmiş. Bir yere çıkacağız burdan. Bir iyileştim'i olacak herşeyin. Var zaten. Çok pahalıya. Bir sürü yıla. Bazen daha fazlasına. Bir daha eskisi gibi olamayacak olmana. oha.

Bugünlerde, ters dövmesini yaptıracağım bir yazı arıyorum. Aynaya bakınca okuyacağım bir şey. Dışarıdan çok okunamayacak; içeride ne hikayeler anlatacak. Ne düşündüğümü hatırlamak için yazacağım. Biraz öğüt, biraz dua, biraz hatıra. Bu yolu unutmamam lazım benim. Bu yol bana çıkacak. O yüzden yürürken korksam da yan gözle bakmıyorum buraya. Gözünün içine bakıyorum. Hatırlamam lazım di mi? Unutmamam lazım bu dersi. Çok pahalıya aldım. Anlamadım, bir daha anlatsın diye bir daha aldım. Anlamak bilmedim. Hala anlamış değilim. Niye oldu bunlar? Ne yapınca oldu ki bir daha yapmayayım? Birilerinin bana söylediği kadar önemsiz olabilir mi? Benim için tam tersi kadar önemliyse nereye gitmem gerektiğini söylüyor olabilir mi? Bir şey geçmeyince senin geçmen gerekir tabi. Yazdıkça artan delirme hissi. Delirince sakinleştirecek tek bir cümle.

Satır aralarını okumayı bildiğim sürece "iyiyim" diyecek bir cümleye ihtiyacım var. Herkesin cümle cümle derdi. Hiç bilmediğimiz çok büyük, çok küçük dertler. Biz öylesine sorunca, onlar da öylesine iyiyim derler. Kendime her sabah onu demem lazım benim de. Öylesine. İyiyim diyen adamı kıskanmam ki ben. Hep yanında olsam, hep yanında kalsam. Onu da çok pahalıya alsam. İyiliğini kiralasam. Birikse. Dağılmasa. Toplamak gerekmese hiç. Hızlanmasa. Yaşlanmasa. Bir daha eskisi gibi olmamak sorun olmasa. İyi ki olmuş desek. İyi ki. İyi ki geçmiş tamam da, iyi ki olmuş da. Ya olmasaymış? Ya herkes hep aynı kalsaymış! Değişmek ne iyi şeymiş. Başına gelen en kötü şeye, başıma gelen en iyi şey demek için geçmesi yeterliymiş.

Lütfen geç. Bir sürü söz vererek yalvarıyorum. Tutmazsam geri gelirsin. Tuttuğum sürece de iyiyim yazar aynada. Seni hiç unutmam. Kendime bakınca seni görürüm. Hiç gitmezsin aslında. Hep hayatımın en pahalı dersi kalırsın. Hayatımın geri kalanı da mucize. Söz veriyorum bir gün bile kötü konuşmayacağım senin hakkında. Bir yerlere çıkalım burdan. Senin sayende. Düşmeyelim artık. Hiçbir şey düşürmeyelim. Çok yorgunum. Eğilip alamıyorum. Biri gördü mü diye bakamıyorum. Yorgunluktan uyuyamıyorum. Hiçbir şeyi unutamıyorum. Seninle anılarım var benim yaaa! Ne saçma.

Hala anlamıyorum. Ne seni ne beni. O cümleyi bulup bir kenara yazmam lazım belli ki.




 

©Copyright 2011 ... | TNB | Blogger Blog Templates